Forum Magarula
Adak Uyeols10
SİTEMİZE ÜYE OLARAK
1) yorum yazabilir,
2) haber gönderebilir,
3) üye listesine erişebilir,
4) diğer üyelerle yazışabilir,
5) forumlara katılabilir,
6) günlük yaratabilir,
7) ve daha pak çok özeliklerden faydalanabirsiniz,
Magarula forum hayırlı günler diler sevgi ve sagılarımızla
BARKALA

Join the forum, it's quick and easy

Forum Magarula
Adak Uyeols10
SİTEMİZE ÜYE OLARAK
1) yorum yazabilir,
2) haber gönderebilir,
3) üye listesine erişebilir,
4) diğer üyelerle yazışabilir,
5) forumlara katılabilir,
6) günlük yaratabilir,
7) ve daha pak çok özeliklerden faydalanabirsiniz,
Magarula forum hayırlı günler diler sevgi ve sagılarımızla
BARKALA
Forum Magarula
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
"Eskiden iyilik yaparlardı söylemezlerdi. Sonra hem yapmaya hem de söylemeye başladılar. Şimdi ise yapmıyorlar fakat söylüyorlar.* Ömer bin Hâris (Rahmetullahi aleyh)

Aşağa gitmek
admin
admin
kulanıcılar
Adak Shanex10
Adak Shanex10
<b>Mesaj Sayısı</b> Mesaj Sayısı : 997

Kişi sayfası
imam şamil: 1
https://magarula.forum.st

uyuma Adak

Cuma Ağus. 03, 2012 12:20 pm

Adak


Padişahlar meclisinin kandili Sultan Mahmut Gazne'den kalkıp Hintlilerle savaşa gitmişti.
Hintlilerin pek kalabalık olan ordularını görünce canı sı­kıldı, şaşırdı. O adil sultan bir adakta bulundu; "eğer" dedi, "Bu orduyu yenebilirsem, elde edeceğim bütün ganimetleri yoksullara dağıtayım." Nihayet savaş bitti. Sultan Mahmut galip gelmiş, sayısız ganimetler elde edilmişti. O kara yüzlü düşman bozulup dağılmış, ardına da bir parçasına bile kimse­nin değer biçemeyeceği ganimetler bırakmıştı.

Sultan, hemen adamlarından birini çağırıp dedi ki:

- Bu ganimetleri yoksullara dağıt. Çünkü savaştan Önce Allah'a adakta bulunmuştum. Şimdi bu adağımı yerine getirmem la­zım."

Herkes itiraz etti,

- Bunca mal, bunca altın değer bilmez bir avuç yoksula verilir mi? Ya askere ver, memnun olsun, düşmanına kinlenerek savaşa hazırlansın, ya da emret hazi­ne ne götürsünler" dediler.

Sultan tereddüde düştü, düşünceye daldı. Adağımı yerine getirip yoksullara mı dağıttırayım, yoksa dediklerini mi yapayım, diye şaşırdı kaldı. Tam o sırada Ebul Hüseyn denen zeki bin meczup ordunun içinden geçiyordu. Sultan Mahmut onu uzaktan görünce "hah" dedi, "Şu meczubu yanıma getir­teyim, ona sorayım, ne derse onu yapayım. Çünkü o ne asker tanır, ne de sultan. Söylenecek sözü sakınmadan söyler."

Ebul HÜseyn'i yanına çağırdı, olayı ona olduğu gibi anlattı.

Meczup dedi ki:

-Sultanım şimdi iki şeyden birini yap­mak gerek. Eğer bir daha Allah'a işin düşmeyecekse merak etme; bunların dediğini yap, adağını düşünme. Yok, bir za­man gelecek, yine işin ona düşecekse utan, onlara uyma sa­kın, adağını yerine gAetir. Madem Allah sana yardım etti, işini düze çıkardı; demek ki kendisine düşeni yaptı. Sana düşen iş nerde peki? Niçin sözünü yerine getirmiyorsun?

Sonunda Sultan Mahmut ganimetin hepsini yoksullara dağıttırdı, sonu da adı gibi Mahmut oldu.
Sayfa başına dön
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz